DÜNYADAKİ BAZI SIRA DIŞI YERLER

Kliluk - Benekli Göl (Kanada)

Sıcak yaz havasında Benekli Göl'ün (Spotted Lake) suları buharlaşırken, minerallerin kristalleşmesine ve beyaz halkaların oluşmasına neden oluyor. Dünyanın en üst düzeyde konsantre minerallerine sahip bu yöre toprağı tarih boyunca Kızılderililer tarafından tedavi amaçlı kullanılmış.

Eisriesenwelt Buz Mağaraları (Avusturya)

Buz mağaraları normal kaya mağaralarından farklı oluşumlardır, ve adeta dünya dışı yerlermiş hissi verirler. Dünya üzerinde bir çok buz mağarası vardır ama Eisriesenwelt bunların en tanınmışıdır. Dev labirentlerden oluşan bu mağaranın sadece bir bölümü turistlere açıktır.

 Kan Gölü Kaynak Havuzu (Japonya)

Kan Gölü Kaynak Havuzu (Blood Pond Hot Spring) bölgesi, 9 doğal kaynak gölünden oluşmuş olup Japonya'nın Beppu bölgesinde ülkedeki "cehennem"lerden biri olarak sayılıyor. Bu doğal havuzlar içinde yüzmekten daha ziyade bakmalık. Kan rengi kırmızı suları içeriğindeki demir nedeniyle bu olağan dışı görünüme sahip.

Kuru Vadi (Antartika)

Antartika'nın kuru vadileri sahra tipi zemini ve üzerine saçılmış çakıl taşlarıyla dünya üzerinde Mars'ın yüzey yapısına en çok benzeyen bölge. Yıl içinde neredeysse hiç kar yağışı almayan yerde, Antartika'nın alışılmış buzul örtüsünü görmek mümkün değil. Bu çorak ve az kayalık bölgede toprağın altında dev donmuş göller mevcut. Göllerin içinde henüz keşfedilmemiş bir çok yaşam türü bulunuyor. Bu türleri ortaya çıkartmak için bilimsel çalışmalar hala devam ediyor.

Richat Oluşumu (Moritanya)

Sahra çölünün güney batısında yer alan ve Moritanya topraklarında kalan The Richat Structure (Richat Oluşumu) 30 millik dev çapıyla uzaydan bile görülebiliyor. İlk başlarda bir meteor çarpması oluştuğu düşünülen alanın, jeolojistlerin yaptığı inceleme sonucu toprak kaymaları ve erozyondan meydana geldiği tespit edilmiş. Oluşumun dairesel formu ise hala bilimsel olarak açıklanamadığı için sırrını koruyor.

 Rio Tinto (İspanya)

Dev açık maden ocakları Rio Tinto'ya ayın yüzeyine benzer bir görünüm veriyor. Adını yakında bulunan nehrin ve sularındaki minerallerin özelliğinden alıyor. Nehrin kırmızı suları yüksek asitli olup, içerdiği metaller nedeniyle çevresindeki bölgeyi de kırmızı tonlarına boyuyor.

Salar de Uyuni (Bolivya)

Dünyadaki en ilginç yerlerden biri olan Salar De Uyuni tuz çölleri, aktif volkanlar, kaktüs adaları, gayzer su kaynaklarından oluşuyor. Eşsiz görünümü uzay temalı filmler için doğal bir plato sunuyor.

Socotra Adaları (Hint Okyanusu)

Dünyanın hangi yöresinden ziyaretçi gelirse gelsin istisnasız hepsi bu adada kendini başka bir gezegende gibi hissediyor.

6-7 milyon yıl önce Afrika ana-karasından kopup ayrılarak oluşan 4 adalık Socotra Adaları, kurak,sıcak ve zorlu iklim şartlarına rağmen geçmişi 20 milyon yıl öncesine dayanan bitki türlerine ev sahipliği yapıyor. Galapagos adaları gibi bu adalarda da dünyanın başka yerinde bulunmayan en az 700 çeşit canlı türü yaşıyor.

Taş Orman (Çin)

Shilin (Taş Orman'ın Çincesi) karstik oluşumlara mükemmel bir örnek teşkil ediyor. Kireç taşının suyla aşınmasından oluşan alan Ming Hanedanı zamanından beri biliniyor ve Dünyanın İlk Harikası olarak anılıyor

Vele de Lua (Brezilya)

Vale deLua (Ay Vadisi) su tarafında aşındırılarak oluşmuş, doğal yüzme havuzlarıyla bir nehir üzerinde yer alan nadir kara formlarından biri. Kaya formları dünya üzerindeki en eski toprak oluşumlarından olan yöre ağırlıklı olarak kuvartz ve kristallerden oluşuyor.

Angel Şelalesi, Venezuela

Venezuela’daki yaklaşık 1000 metre yüksekliğindeki Angel Şelalesi, kesintisiz olarak dökülen dünyanın en yüksek şelalesi olarak kabul ediliyor. Auyantepui Dağı'ndaki Canaima Ulusal Parkı’nda yer alan mekan aynı zamanda Pixar yapımı UP isimli filme de konu olmuştu (orada “Cennet Şelalesi” olarak anılıyordu). 

Mekan adını, şelalenin üzerinden ilk defa uçarak geçen ve daha sonra buraya inerek 30 yıl kadar yaşayan Amerikalı havacı Jimmie Angel’dan alıyor. 

Uçak mezarlığı, Arizona – ABD

Uçaklar ölünce nereye gider? Arizona’da çölün ortasındaki bu ıssız mekana tabii ki. ABD hava kuvvetlerinde görevini tamamlayan bu B-52 bombardıman uçakları (yaklaşık 5000 adet var) güneşin altında öylece yatıyor. 

Peki neden Arizona? Böyle bir mezarlığın çölün ortasına kurulmasının sebebi, nemsiz ortamın metaldeki bozulmayı geciktirmesi. Ama ne olursa olsun, bu uçaklar son uçuşlarını çoktan tamamlamış.

Büyük Mavi Çukur – Belize

Belize’nin 70 km. açığında yer alan Denizfeneri Resifi’nde bulunan “Mavi Çukur”, dalgıçların isimlendirdiği diğer birçok mavi çukurdan biraz daha farklı ve 124 metre derinliğindeki bu çukurun dalgıçlık camiasında özel bir yeri var.

Burayı özel kılan şey ise efsane dalgıç Jacques Costeau’nun Mavi Çukur’u dünyanın en önemli 10 dalış mekanından biri ilan etmesi olmuş. Daha sonra UNESCO’nun dünya mirası olarak tescil ettiği mekan, türünün en derini değil aslında. Bahamalar’daki “Dean's Blue Hole”, 200 metre derinliği ile bu rekoru elinde tutuyor fakat onun dibini görebilecek kadar çılgın dalgıçlar da kolay bulunmuyor.

Kaplan Yuvası Tapınağı – Bhutan

3000 metre yükseklikteki 400 yıllık Taktsang tapınak kompleksi birçok mağarayı da içerisinde barındırıyor. Bhutan’daki doğal mağaralardan oluşan bu mekanın aynı zamanda Budistler için kutsal değeri var.

Tapınağın asıl önemi, Bhutan’a Budizm’i tanıtan Padmasambhava’nın 8. yüzyılda burada 3 yıl, 3 ay, 3 hafta, 3 gün ve 3 saat meditasyon yaptığına inanılması.

Cehennem Kapısı – Türkmenistan

Mekan 70’li yıllarda insan eliyle yaratılmış. Bölgede bulunan doğalgaz rezervlerinden kaynaklanan olay, çukurun içinden sızan fazla doğal gazın Sovyet mühendisler tarafından tutuşturulmasıyla meydana gelmiş.

Ateşin birkaç hafta içinde söneceği düşünülmüş ama yaklaşık 40 yıldır orada, içi kaynayan çamurla dolu 70 metre genişliğinde dev bir çukur var. Buraya "Cehennem Kapısı" deniyor çünkü alevlere fazla yaklaşırsanız kendinizi cehennemdeymişsiniz gibi hissetmeniz olası.

Shiprock, New Mexico

New Mexico çölünde zemininden 500 metre yüksekliğe ulaşan bu kayalık aynı zamanda Navajo yerlileri için de kutsal bir mekan. Hala da Navajo ulusu tarafından yönetilen bu yer, 17 km. uzaktaki bir kasabayla da aynı adı taşıyor.

Çölün ortasında yol alan bir gemiyi andıran dev kayalık, birçok filme ve hikayeye konu olduğu gibi, tırmanışçıların ve tabii ki fotoğrafçıların da ilgi odağı.

Şampanya Havuzu, Waiotapu – Yeni Zelanda

Maori savaşçılarının ağrıyan kaslarını ve ruhlarını dinlendirmek için geldikleri bu hidrotermal oluşum, yaklaşık 900 yıl önce (jeoloji bilimine göre çok taze sayılır) meydana gelmiş.

Oluşuma bu eşsiz rengini veren şey, yer altından kaynayarak gelen suyun içindeki farklı mineraller. Suyun içerdiği yüksek orandaki karbondioksit ise onun sürekli şampanya gibi köpüklü olmasını sağlıyor.

 Ayrık Elma Kayası – Yeni Zelanda

Tasman Körfezi'nde hemen sahilde bulunan bu tuhaf doğal yapı, ortadan bölünmüş bir elmayı andırmasından dolayı bu ismi almış. Bunun nasıl olduğunu ve nereden geldiğini bilen olmasa da turistler için önemli bir uğrak noktası olmuş bile.